Islak İmza’yı Gerçek Bir Uzman İncelerse..
Ocak 2, 2012 Yorum bırakın
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Dursun Çiçek ile ilgili olarak, soruşturma aşamasında alınan ve çelişkileri, esiklikleri ile raporların alınması sürecindeki siyasi baskı, açıkça ve çok sayıda hukuki gerekçe ile ortaya çıkan imza raporlarının, çelişkilerini gidermek için uzmanlığı tartışılamayacak kişiler tarafından, imza ile ilgili inceleme raporu alınması talebimizi hiçbir gerekçe sunmadan bir buçuk yıldır reddetmiştir.
Ancak raporların çelişkiler barındırmadığını iddia eden iddia makamının görüşlerinin aksi yönde düşünen ve bunu bilimsel raporuna yansıtan, Adli belge inceleme uzmanı ve İstanbul Adli Yargı Adalet Komisyonu Bilirkişi Listesine kayıtlı, Yeminli Bilirkişi Y. Doç. Dr. Jale Bafra tarafından hazırlanan rapora buraya tıklayarak erişebilirsiniz.
Dr. Jale Bafra Türkiye Adli Bilimler Derneği ve Adli Belge İncelemeciler Derneği Kurucu Üyesidir. İ.Ü.Adli Tıp Enstitüsü Yönetim Kurulu Üyelisidir ve Adli Belge incelemesi ile ilgili olarak çok sayıda bilimsel çalışma ve yayınlara imza atmıştır.
Bafra tarafından iki ayrı rapor hazırlanmıştır. 18.12.2011 tarihli rapor, İrtica İle Mücadele Eylem Planı isimli belgenin, son sayfasında, Dursun Çiçek adına atılı imzanın Çiçek’in eli ürünü olup olmadığının belirlenmesi ile ilgilidir. Bafra belgenin düzenlenişine ilişkin bazı tespitlerde bulunmuştur.
Dr. Jale Bafra ayrıca 14.12.2011 tarihinde hazırladığı bilirkişi mütalaasında ise soruşturma aşamasında verilmiş bilirkişi raporlarına ilişkin sorularımızı cevaplandırmıştır. Bu cevaplardan birini burada özetleyecek olursak:
İmza ve belge incelemesinde Bilirkişilik başlıklı Mart 2010 tarihli İmza inceleme uzmanı, Belge İnceleme Uzmanları Derneği Başkanı Yalçın Çakıcı tarafından yazılan ve İstanbul Barosu Aylık Bülteninde yayınlanan makalede, ‘Adli Tıp, Kriminal Polis ve Jandarma Kriminal’de görev yapanlar önce ilgili olanda yetiştirilmek üzere asistan olarak atanarak, altı ay teorik ve uygulamalı eğitim alırlar sonrasında ise uzmanlık alanında, uzmanlar gözetiminde EN AZ 3 YIL süreyle fiilin çalıştırılırlar. Fiili çalışma süresini dolduran asistanlar için her yıl Nisan ve Ekim aylarında, en az bir hafta süreli kurs düzenlenir. Kurs bitiminde yapılan teorik sınav yapılır ve başarılı olanlara uzmanlık sertifikası verilir.’ -denilmektedir. Ancak ATK tarafından verilen raporda, rapora muhalefet şerhi koyan belge inceleme konusunda uzman doktorların dışında, rapor hazırlanmadan 1 ay önce atandıkları mahkemeye sunulan Fizik İhtisas Dairesinden gelen yazı ile belli olan 6 kişinin aslında uzmanlık olanlarının neler olduğuna bakacak olursak, Gürol BERBER’ in ADLİ TABİP, Ahmet Bülent ÖZATA’ nın SES İNCELEME UZMANI, Eyüp KANDEMİR’ in, ATK. SES VE GÖRÜNTÜLEME MERKEZİNDE GÖREVLİ UZMAN, H. Bülent ÜNER’in FİZİKÇİ- UZMANLIK ALANI BALİSTİK ve İsmail ÇAKIR’ın ise, SAHTE DEĞERLİ METAL TETKİKLERİ UZMANI olduğu anlaşılmaktadır. Bu kişilerin, belge hakkında düzenlenen ilk rapordan sonra, bir haftalık kurs ile ADLİ BELGE İNCELEME şubesinde çalışmaya başladıkları Adalet Bakanı Sadullah Ergin tarafından mecliste kabul edilmiştir.
YARGITAY CEZA GENEL KURULU, E. 2007/6-139, sayılı kararında, “Somut olayda, grafoloji uzmanı olmayıp, adli tıp uzmanı olduğu saptanan kişi tarafından düzenlenen raporun bilirkişinin uzmanlık alanı ve yemininin yaptırılmamış olması dikkate alındığında hükme esas alınması hukuken olanaksızdır.” denilmektedir. Tabi ortada hukuki bir yargılama olsaydı…